Lanetlemek, bir kimsenin Allah tarafından çok yönlü olarak değerlendirilmesi ve uygun bulununca da yine Allah’ın o kişiyi rahmetinden, diğer bir ifade ile nimetlerinden, Allah’a yakınlaştırıcı doğru yola yönlendirici desteğinden ve af işleminden mahrum edilmesi demektir. Dolayısıyla, lanetleme işlemini gerçekleştirip sonuçlarını yerine getirme yetkisi sadece ve tamamen Allah’a aittir. Bir kişinin başka bir kişi için lanetleme isteğinde bulunması, sadece bir temenni sözdür ve bir çeşit bedduadır. Gerçekleşmesi ise lanetlenen veya beddua edilen kişinin gerçekleştirmiş olduğu olumsuzluğun Allah tarafından ve konmuş evrensel kurallara göre değerlendirilip hak eder bulunmasına bağlıdır. Yapılan bir lanet isteği haksız bulunursa, haksız edilen bir beddua gibi ve Bumerang etkisi şeklinde, laneti eden kişiye geri döner ve onun hesabına bir olumsuzluk olarak kaydedilip, uygunluk belirlenirse karşılığı verilir.
Lanetlenenler
Allah tarafından lanetlenmeye uygun bulunarak lanetlenenlerle ilgili açıklamalar Kur’an’da açıkça yapılmış ve şu özelliklerde olanlara Allah tarafından lanet edileceği belirtilmiştir:
Böylece, başkalarını da kandırıp kendisi gibi günah işleten, kandırdığı ve günah işlemesine sebep olduğu kişinin bedduasına mazhar olursa, o beddua tutar demektir. Ankebud-13 ve Nahl-25’nci ayetlerde de, bilgisiz olan başkasını günah işlemesi için kandıranın, hem kendi günahını hem de kandırdığı kişinin işleyeceği günahın bir kısmını yükleneceği belirtilmiştir.
Ankebud-13. Ama gerçek şu ki böyleleri, kendi günah yüklerine ek olarak, sözleri ile kandırdıklarının bu nedenle yapacağı olumsuzluğun da günahından yüklenecekler. İmana ve Allah’a ilişkin uydurdukları yalanlardan dolayı da kıyamet günü mutlaka hesaba çekileceklerdir.
Nahl-25. Ve bu ileri gelenler, yapılacak hesaplamada kendi günahlarının tamamı yanında, ayrıca bilgisizlikleri /cahillikleri yüzünden saptırdıkları kimselerin günahlarından da bir kısmını yüklenmiş olacaklar. Ne yazık ki yüklendikleri şeyin bu kadar kötü olacağının farkında değiller!
Bu ayetteki bilgiye göre, bir toplumun yöneticileri mahşerde toplumları ile birlikte hesaba çekilecek ve hesap sonucuna göre ya Cennet veya Cehennem’e beraber gideceklerdir.
Yalan söyleyene lanet edilmesi ve bu lanetin de kabul edilmesi için dua edilmesine yönelik olan bu ayete “Mübahale ayeti” de denmektedir. Tabi buradaki dua, diğer bir ifade ile bedduadır.
İflah olmayanların, savaş sırasında toplumda fitne çıkarma yerine artık öldürülebileceklerine müsaade edilmektedir. Çünkü fitnenin, öldürmekten daha büyük bir günah olduğu Bakara-217’nci ayette vurgulanmıştır.
Bakara-217. Ey Peygamber! Yine Sana, haram aylarda savaşmak konusunu da soruyorlar. De ki, “Daha önce de bildirildiği gibi, haram aylarda savaş büyük bir günahtır. Fakat Allah’ın inancından çevirmek, Mescid-i Haram’a girmeyi engellemek ve oranın halkını oradan çıkarıp sürgün etmek, Allah’ın yanında daha büyük bir günahtır. Çünkü fitne /kargaşa çıkarmak ve baskı ve şiddete maruz kalmak, ölmekten daha beterdir. Küfre sapmış olanlar, güçleri yetse dininizden döndürünceye kadar sizinle savaşmak isterler. Bu baskılar nedeniyle sizden kim imandan döner ve inkârcı /küfre sapmış olarak ölürse, tüm yaptıkları Dünyada ve Ahrette boşa gider ve böyleleri ateşin olduğu Cehennem halkındandırlar ve orada uzun süreler /devreler kalıcıdırlar.
Tövbe-68 (münafıklık edenler) 68. İkiyüzlü /münafık erkeklere, ikiyüzlü /münafık kadınlara ve Allah’ın tek olduğunu inkâr edip şirk koşmakta olanlara /küfre sapanlara, sürelerce kalacakları Cehennem ateşi, Allah’ın bir sözüdür /vaadidir. Cehennem ateşi ancak onlar içindir. Çünkü Allah, onları lânetlemiştir ve onlar için tükenmez bir azap söz konusudur.
Lanetlenenler
Allah tarafından lanetlenmeye uygun bulunarak lanetlenenlerle ilgili açıklamalar Kur’an’da açıkça yapılmış ve şu özelliklerde olanlara Allah tarafından lanet edileceği belirtilmiştir:
- Aklını kullanmayıp kandırılan ve bunları bilerek kandırarak zulme sapanlar
Böylece, başkalarını da kandırıp kendisi gibi günah işleten, kandırdığı ve günah işlemesine sebep olduğu kişinin bedduasına mazhar olursa, o beddua tutar demektir. Ankebud-13 ve Nahl-25’nci ayetlerde de, bilgisiz olan başkasını günah işlemesi için kandıranın, hem kendi günahını hem de kandırdığı kişinin işleyeceği günahın bir kısmını yükleneceği belirtilmiştir.
Ankebud-13. Ama gerçek şu ki böyleleri, kendi günah yüklerine ek olarak, sözleri ile kandırdıklarının bu nedenle yapacağı olumsuzluğun da günahından yüklenecekler. İmana ve Allah’a ilişkin uydurdukları yalanlardan dolayı da kıyamet günü mutlaka hesaba çekileceklerdir.
Nahl-25. Ve bu ileri gelenler, yapılacak hesaplamada kendi günahlarının tamamı yanında, ayrıca bilgisizlikleri /cahillikleri yüzünden saptırdıkları kimselerin günahlarından da bir kısmını yüklenmiş olacaklar. Ne yazık ki yüklendikleri şeyin bu kadar kötü olacağının farkında değiller!
- Doğruya ve güzele götürmeyen Firavun benzeri bir lidere uyanlar ve destekleyenler
Bu ayetteki bilgiye göre, bir toplumun yöneticileri mahşerde toplumları ile birlikte hesaba çekilecek ve hesap sonucuna göre ya Cennet veya Cehennem’e beraber gideceklerdir.
- Ayetleri ve gerçeklerini gizleyenler
- Yalan söyleyenler
Yalan söyleyene lanet edilmesi ve bu lanetin de kabul edilmesi için dua edilmesine yönelik olan bu ayete “Mübahale ayeti” de denmektedir. Tabi buradaki dua, diğer bir ifade ile bedduadır.
- Karıştırıcı yalan haber yayanlar
İflah olmayanların, savaş sırasında toplumda fitne çıkarma yerine artık öldürülebileceklerine müsaade edilmektedir. Çünkü fitnenin, öldürmekten daha büyük bir günah olduğu Bakara-217’nci ayette vurgulanmıştır.
Bakara-217. Ey Peygamber! Yine Sana, haram aylarda savaşmak konusunu da soruyorlar. De ki, “Daha önce de bildirildiği gibi, haram aylarda savaş büyük bir günahtır. Fakat Allah’ın inancından çevirmek, Mescid-i Haram’a girmeyi engellemek ve oranın halkını oradan çıkarıp sürgün etmek, Allah’ın yanında daha büyük bir günahtır. Çünkü fitne /kargaşa çıkarmak ve baskı ve şiddete maruz kalmak, ölmekten daha beterdir. Küfre sapmış olanlar, güçleri yetse dininizden döndürünceye kadar sizinle savaşmak isterler. Bu baskılar nedeniyle sizden kim imandan döner ve inkârcı /küfre sapmış olarak ölürse, tüm yaptıkları Dünyada ve Ahrette boşa gider ve böyleleri ateşin olduğu Cehennem halkındandırlar ve orada uzun süreler /devreler kalıcıdırlar.
- Peygamberin bildirdiği gerçekleri inkâr eden, şirk koşan ve böylece zulüme sapanlar
- Allah ve resulüne iftira edenler
- Put ve tağutları destekleyenler
- İspatlamadan eşlerine zina iftirası atanlar
- İspatlamadan bir kadına zina iftirası atanlar
- Münafık /ikiyüzlü, şirk koşan ve Allah hakkında iftira uyduranlar
Tövbe-68 (münafıklık edenler) 68. İkiyüzlü /münafık erkeklere, ikiyüzlü /münafık kadınlara ve Allah’ın tek olduğunu inkâr edip şirk koşmakta olanlara /küfre sapanlara, sürelerce kalacakları Cehennem ateşi, Allah’ın bir sözüdür /vaadidir. Cehennem ateşi ancak onlar içindir. Çünkü Allah, onları lânetlemiştir ve onlar için tükenmez bir azap söz konusudur.