O zaman Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:
“–O duâların hepsini içine alan bir duâyı size öğreteyim mi? Şöyle deyiniz:
Allâhümme innî es’elüke min hayri mâ seeleke minhü nebiyyüke Muhammedün sallallahu aleyhi ve sellem. Ve neûzü bike min şerri mesteâzeke minhü nebiyyüke Muhammedün sallallahu aleyhi ve sellem. Ve ente’l-müsteân, ve aleyke’l-belâğ, ve lâ havle velâ kuvvete illâ billâh:
Allâh’ım! Peygamber’in Muhammed -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in Sen’den istediği hayırları biz de dileriz. Peygamber’in Muhammed -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in Sana sığındığı şerlerden biz de Sana sığınırız. Yardım ancak Sen’den beklenir. İnsanı dünyâ ve âhirette murâdına erdirecek olan Sen’sin. Günahtan kaçacak güç, ibâdet edecek kuvvet ancak Allâh’ın yardımıyla kazanılabilir.” (Tirmizî, Deavât, 88/3521)
“–O duâların hepsini içine alan bir duâyı size öğreteyim mi? Şöyle deyiniz:
Allâhümme innî es’elüke min hayri mâ seeleke minhü nebiyyüke Muhammedün sallallahu aleyhi ve sellem. Ve neûzü bike min şerri mesteâzeke minhü nebiyyüke Muhammedün sallallahu aleyhi ve sellem. Ve ente’l-müsteân, ve aleyke’l-belâğ, ve lâ havle velâ kuvvete illâ billâh:
Allâh’ım! Peygamber’in Muhammed -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in Sen’den istediği hayırları biz de dileriz. Peygamber’in Muhammed -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in Sana sığındığı şerlerden biz de Sana sığınırız. Yardım ancak Sen’den beklenir. İnsanı dünyâ ve âhirette murâdına erdirecek olan Sen’sin. Günahtan kaçacak güç, ibâdet edecek kuvvet ancak Allâh’ın yardımıyla kazanılabilir.” (Tirmizî, Deavât, 88/3521)